emre-erol-02

Tevazu ile bilgi, sakinlik ile kararlılık bir kişide birleşince Emre Erol oluyor galiba. Sessizce ve profesyonelce işini yapışını tribünden izledim. Sonra bir kaç deplasman maçında daha yakından tanışma fırsatımız oldu. Böyle değerli insanlarla tanışmak başlı başına bir zevk, onların takımınız için emek verdiklerini bilmek ayrı bir keyif. Ailece sporun içinde yaşayan, hayatın karmaşıklık ve zorluklarını bilgece ele alan Prof. Erol, takımı çok güzel hazırlıyoruz ama seyircisiz olmaz diyor. Yazıyı okuyunca büyük emek verilen Daçka’yı seyretmeye tribünlere gitmek bir kez daha farz olacak 🙂

Basketbolun pratiği ve teorisi

1962 yılında Ankara’da doğdum. Evli ve iki kız çocuk babasıyım. İlk, orta ve lise eğitimimi TED Ankara Koleji’nde tamamladım. Üniversite lisans eğitimimi Gazi Üniversitesi Eğitim Fakültesi Beden Eğitimi ve Spor Bölümü’nde bitirdim. Daha sonra 1990 yılında aynı üniversitede araştırma görevlisi olarak göreve başladım. Bu görevim esnasında yüksek lisans ve doktora eğitimimi Gazi Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü’nde tamamlayarak, Yrd. Doç. Dr. olarak üniversitede görev almaya devam ettim. 2000 yılında doçent, 2005 yılında profesör oldum. Spor bilimleri alanında uzmanlığım hareket ve antrenman bilgisi ve egzersiz fizyolojisidir.

Spor yaşantıma orta öğrenim yıllarında, 10 yaşımda, Şekerspor’da basketbolla başladım. Bu kulüpte A takım seviyesine kadar yükseldim. Şekerspor’un Türkiye Birinci Liginde yer aldığı tarihlerdeki kadrosunda görev yaptım. Prof. Dr. Rüştü Yüce, Aydın Örs gibi çok değerli antrenörler ile çalışma şansı yakaladım. Daha sonra sırası ile Kayseri Emniyet Spor, Kayseri Meysu takımlarında ikişer yıl basketbol oynadım. Bu süreç sonrasında tekrar Şekerspor Kulübü’ne döndüm.

emre-erol-01
Türkiye Liseler Şampiyonu TED Kolej takımı. 7 numara Murat Aka. 1979.

Üniversite eğitimim nedeni ile basketbolu 1990 yılında bıraktım. Alt yapı milli takımlarında basketbol yaşantım süresinde yer aldım. Oyunculuğu bıraktıktan sonra basketbola antrenör olarak hizmet ettim. Bu süreçte Şekerspor A takım antrenörlüğü, Gazi Üniversitesi Spor Kulübü ve Ankara Üniversitesi Spor Kulübü A takım antrenörlüğü, Telekom altyapı antrenörlüğü, TED Koleji basketbol altyapı sorumluluğu görevlerinde bulundum. Gazi Üniversitesi Spor Kulübü ve Ankara Üniversitesi Spor Kulübü A takımlarını çalıştırdığım yıllarda Türkiye İkinci Basketbol Ligine şampiyon olarak çıkardım. Ayrıca 1997 Palermo, 2003 Daegu, 2005 İzmir, 2007 Bangkok, 2009 Belgrad, 2011 Shenzhen Universiade (Üniversite Oyunları)’na katılan Erkek ve Bayan Basketbol Milli Takımlarımızın bazılarında antrenörlüğünü, bazılarında ise takım menajerliği ve kafile başkanlığını yaptım. Ayrıca Levent Topsakal’ın çalıştırdığı 2005 Avrupa Şampiyonu olan Yıldız Milli Takım ve Orhun Ene’ nin çalıştırdığı 2004 Avrupa Üçüncüsü olan Yıldız Milli Takıma kondisyon eğitimiyle ilgili destek verdim.

emre-erol-05
Oğuz Savaş, Muratcan Güler, Engin Atsür’lü Üniversite Milli Takımı. 2005.

Akademisyen olarak görev yaptığım yıllarda, Türkiye Basketbol Federasyonu Eğitim Kurulu As Başkanlığı (2000-2007), Türkiye Masa Tenisi Federasyonu As Başkanlığı (2000-2008), Gençlik ve Spor Bakanlığı Antrenör Eğitim Komisyonu üyeliği, ITTF (Dünya Masa Tenisi Federasyonu) Bilim Kurulu üyeliği (2002-2006), METU (Akdeniz Ülkeleri Masa Tenisi Federasyonu) As Başkanlığı (2004-2008), Üniversite Sporları Federasyonu Teknik Kurul Başkanlığı görevlerinde bulundum.

Akademik yaşantımda ise Gazi Üniversitesi, BESYO, Antrenörlük Eğitimi Bölüm Başkanlığı, Gazi Üniversitesi, BESYO, Müdür Yardımcılığı, Pamukkale Üniversitesi Spor Bilimleri ve Teknolojisi Fakültesi Dekanlığı, Yüksek Öğrenim Kurumu Spor Bilimleri Alanı Doçentlik komisyon üyeliği gibi görevleri üstlendim.

emre-erol-07
Metin Türen, Göksenin Köksal, Emre Erol, Doğuş Özdemiroğlu, Erbil Eroğlu. Mayıs 2015. Darüşşafaka Ayhan Şahenk Spor Salonu.

Darüşşafaka ile buluşma

2014 yılında hayatımda emeklilik ile beraber yeni bir dönem başladı. Çok sevdiğim, kendisinin gerek kişiliğine ve gerek bilgisine saygı duyduğum arkadaşım Levent Topsakal’ın isteği doğrultusunda Darüşşafaka Doğuş organizasyonu ile buluştum. Öncelikle Darüşşafaka gibi köklü ve kaliteli bir eğitim kurumu ve ülkemizin özel sektördeki en önemli yapılarından olan Doğuş Grubu’nun bu organizasyonun içinde olması benim açımdan heyecan verici oldu. Ayrıca yine bu kararımda kendi açımdan başka bir amacım da, basketbol oynadığım süreçte ve akademik eğitimimde edindiğim bilgi ve deneyimleri paylaşıp katkı vermekti. Ayrıca akademik hayatımda ulaşabileceğim üst hedefe  (profesörlük unvanı) ulaşmamdan dolayı, sporun uygulama alanı benim için ayrı bir hedef ve motivasyon olacaktı. Bir akademisyen olarak alanda organizasyonların nasıl olduğu konusu hep merakımı çekmişti. Bu deneyimi yaşamak da bana, bundan sonraki akademik çalışmalarımda ışık tutacaktı. Bu bakımdan böyle bir görevi üstlendim. Bu organizasyonda ilk aşamadaki görevim altyapı sorumlusu olan Levent Topsakal’a altyapıda antrenman programları ve uygulamaları konusunda destek olmaktı. Ancak daha sonraki gelişmeler doğrultusunda Darüşşafaka Doğuş A takımı ile görev yapmam gerekliliği doğdu. Hazırlık etabı ile birlikte A takımda başladığım göreve şu an devam etmekteyim. Türkiye Basketbol 2. Ligi’nden yeni çıkmış bir takım olarak Türkiye Basketbol 1. Ligi’ni 3. olarak tamamladık. Benim açımdan kısacası bu sezon gayet güzel bir deneyim oldu.

Maalesef ülkemizde halen spor müspet bilim olarak kabul görmemektedir. Bu bakımdan da, gayet basite indirgenerek, çoğunlukla sporun performans alanında deneme yanılma metodu ile başarılar elde edilmektedir. Bu ülkemizde popüler olan sporlarda gayet net görülmektedir. Sporun bilim tarafında ise doğru her bilim dalında olduğu gibi tektir.  Ben de iki köklü kurumun oluşumundan doğan bu yapıda, mümkün olduğunca bu doğruların kendi konumda yerleşmesini sağlamaya çalışıyorum. Tabii alışkanlıkları bir anda değiştirmek bazen zaman alıyor ve alacaktır. Bunları en kısa sürede çalışma arkadaşlarımızla beraber değiştireceğimize gönülden inanıyorum.

emre-erol-03
İtalya’da hazırlık kampı. 2013

Her şeyden önce insan

Bu seneki çalışmalarımızda özellikle, biz antrenman bilimcilerin ve egzersiz fizyologlarının düsturu olan ‘insanla çalıştığınızı unutmayın’ ilkesinden yola çıkarak, sporcularımızla beraber iş ve performans üretmeye çalışıyoruz. Gayet uyumlu ve iyi sporculardan oluşan bir takımız. Bu, şu ana kadar ulaştığımız seviye için önemli bir ön şarttı. Mümkün olduğunca iletişimi ön planda tutmaya çalışıyorum çünkü sporcudan gelecek geri bildirimler bizler için önemli bir veridir. Sezon içinde genellikle haftada iki gün kondisyon çalışmalarımıza devam ediyoruz. Onların sahada işlerini elimden geldiğince kolaylaştırmaya çalışıyorum, tabii ki bu olmazsa olmazları atlamadan oluyor. Şimdiye kadar da gayet uyumlu çalışma ortamı yakaladık. Tabii sezonsal müsabakalarda bazen performans düşüşü olması normal, bir sporcunun sürekli form durumunun aynı olması mümkün değil. Biz antrenman bilimciler bu düşüşlerin, takımın fikstür stratejisine uygun planlanmasını sağlamaya çalışırız. Bu da antrenman yüklemelerinin pozitif veya negatif ayarlanması ile sağlanır. Burada bizlerle baş antrenörün uyumlu çalışması çok önemlidir. Bu sene, koçumuz Oktay Mahmuti bu konuda gayet yardımcı oldu.

Bu sene salonumuzun içinde, bir fitness salonumuz devreye girdi. Salonda fonksiyonel fiziksel çalışma yapmaya yönelik bütün aletler mevcut, bu salon da bizlerin çalışma şartlarını olumlu yönde geliştirdi. Artık sporcular istedikleri zaman fiziksel gelişim ile ilgili çalışmalarını yapabiliyorlar. Bu bakımdan katkısı geçenlere teşekkür ediyorum.

Takımımızın yoğun programına rağmen, o programı aksatmadan akademik hayatımı da devam ettiriyorum. Bu yıl İstanbul Gelişim Üniversitesi’nde benim kadrolarına katılmam ile lisansüstü program açıldı. Haftanın bir günü ders için oraya gidiyorum. Maçlardan ve antrenmanlardan kalan sürede mümkün olduğunca aileme ve arkadaşlarıma zaman ayırmaya çalışıyorum. Bir Ankaralı olarak, İstanbul’u tanımaya çalışıyorum. Bu da hakikaten güzel bir heyecan benim için, zira bence (trafiği dışında) dünyanın en güzel şehrinde yaşıyoruz.

Spor bizim hayatımız

Ailemize gelince; bizler aile boyu sporcuyuz. Eşim Neval eski bir basketbolcu, ayrıca öğretim üyesi. Büyük kızım Cemre 23 yaşında, Fenerbahçe Grundig’de milli voleybolcu; şu anda Bursa Nilüfer Belediyesi’nde kiralık olarak oynuyor. Bu sene bize ayrı bir sevinç yaşattı, A Milli voleybol takımına seçildi. Ankara Üniversitesi DTCF’de İspanyol dili eğitimi alıyor. Küçük kızımız Şevval (13 yaşında) de ablasının izinde voleybolcu olmaya çalışıyor. Bizler için spor bir yaşam tarzı oldu. Bizim vazgeçilmezimiz, sporun içinde olmak hakikaten bir ayrıcalık.

emre-erol-06
Panelde Kerem Tunçeri, Hüseyin Beşok, Josh Ship ve Telekom Başkanı ile. 2009.

Ben mümkün olduğunca, özellikle mesleğim konusunda kendimi geliştirmeye çalışırım. Zira insan öğrendikçe kafası daha çok karışıyor 🙂 Çok hırslı bir yapıya sahip değilimdir, daha çok sabırlı ve planlı olmaya çalışırım. Ama mutlaka bir hedefim vardır. Mutlu olmadığım yerde veya ortamda pek bulunmamaya çalışırım. Ailem önceliğimdir. Genelde onlarla ortak gelecek kararları veririz. Onlarla zaman geçirmek benim için en büyük keyiftir. Dostlarımı çok önemserim, zaman ayırmaya çalışırım. Ailece ve dostlarla seyahat etmekten çok zevk alırım. Müzik dinlemek, değişik aktivitelere (spor yarışmaları, konserler vb.) katılmak ve izlemek hobilerimdir.

Şimdi önümüzde play-off müsabakaları var. Ben burada da başarılı olacağımız inancındayım. Yarı final sonrasında her takımın şansının eşit olacağını düşünüyorum ve değerli Darüşşafaka camiasının maçlarımızda bizlerin yanında olmaların rica ediyorum. Sizlerin vereceği kaliteli destek, bizler için ayrı bir güç olacaktır.

Tüm Darüşşafaka camiasına saygı ve sevgilerimi sunuyorum.

ee/ök/fa Mayıs 2015